26 Temmuz 2013 Cuma

Sülük *Delilik

"... Bu yıkıcı insanlar düşünce mekanizmasının nasıl çalıştığından habersiz de olsalar onlardan hoşlanmadığınızı sezerler, ama bu onları kamçılar, ayrıca ne tür bir insan olduğunuzun da farkındadırlar- incitmekle incinmek arasında hep ikinciyi seçen birisiniz- sülük insanlığın iyi yanları ile beslenir; iyi insanların kokusunu alır..."

"...Sülüğün kendi keşfi sandığı bazı standart ve kabız fikirleri vardır, en çok sevdiklerinden bir iki örnek: 'hiçbir şey BÜTÜNÜYLE kötü olamaz, bütünüyle kötü olamaz, bütün polisler kötüdür diyorsun, ama değildir, iyi polislere de rastladım ben. İyi polis de var." Fırsat bulup ona bir insanın polis üniformasını üzerine geçirdiği andan itibaren mevcut düzenin maaşlı bekçisi olduğunu anlatamazsın, polisin işi değişimi engellemektir, gidişattan hoşnutsanız bütün polisler iyidir, değilseniz kötüdür, bütünüyle kötü diye bir şey vardır, ama sülük bu kulaktan dolma ev üretimi felsefe ile doludur, bunlardan vazgeçmez, sülük insana düşünce özürlü biri olarak yapışır. Acımasızca, kesin ve sonsuza dek..."

"...Yine de sülüğe karşı önlem alan insana saygı duymalı, sülük kesin tavır karşısında ürker, başkasına musallat olur. Hatay dolu, entelektüel bir şair tanıyorum, ön kapısına büyük harfler ve mükemmel bir el yazısı ile şöyle yazmıştı: 'İlgilenenlere: Beni görmek istiyorsanız lütfen telefon edip randevu alın. Davetsiz gelenleri kabul etmeyeceğim, işimi yapabilmek için zamana ihtiyacım var. İşimi katletmenize izin veremem. Beni hayatta tutan şeyleri yapabilirsem, rahat ve sıkıntısız bir ortamda karşılaştığımızda size karşı daha nazik olacağımı lütfen bilin.' Bu yazıya hayranlık duyuyorum, züppelik ya da insanın kendini abartması olarak algılamıyorum, doğal haklarına sahip çıkan cesaret ve mizah dolu bir adam söz konusu, ilk kez tesadüfen gördüm bu yazıyı, bir süre bakıp adamın yazıdaki sesini duyduktan sonra arabama binip uzaklaştım. Anlamaya başladığımız an her şeyin başladığı andır ve bazılarımız artık anlamaya başlasa çok iyi olacak..."

"...Belki bir gün dünya düzeni öyle değişir ki; iyi ve dürüst bir yaşantının sonucunda sülük sülüklükten çıkar, sülüklüğün olmaması gereken bir şey yüzünden oluştuğuna dair bir varsayım var. Kötü hükümet, kötü hava, berbat seks, bir kolu tahta anne, parlak yastıklara gömülüp oturan baba, vesaire... Ütopik toplum gerçekleşir mi gerçekleşmez mi bilemiyoruz. Ama hala insanlığın bozuk tarafları ile uğraşmamız gerekiyor -açlar, siyah, beyaz ve kızıl, uyuyan bombalar, love-in'ler, hippiler, yeterince hippi olmayanlar, Johnson, Albequerque'nin hamam böcekleri, kötü bira, bel soğukluğu, ödlek editörler, bunlar şunlar, bunlar şunlar, ve sülük, sülük hala yaşıyor. Ben bugün varım, yarın değil, benim ütopyam BUGÜN daha az sülük diyor, sizin hikayenizi de dinlemeyi çok isterdim, eminin herkesin katlanmak zorunda kaldığı bir iki McClin-lock tipi sülüğü vardır, sizin McClinlock hikayeniz de beni güldürürdü herhalde. Tanrım, şimdi aklıma geldi!"

"...LSD, DMT ve STP'yi yasaklamak için bazı sağlam nedenler var gerçi -insanı daimi olarak delirtebiliyorlar-  ama şeker pancarı toplamak ya da General Motor için somun sıkmak ya da bulaşık yıkamak ya da yerel üniversitelerden birinde İngilizce dersi vermek de insanı daimi olarak delirtebilir. İnsanı delirtebilecek her şeyi yasaklamaya kalksak toplumun yarısı altüst olurdu - evlilik, savaş, otobüs servisi, mezbahalar, arıcılık, cerrahi, aklınıza ne gelirse- her şey insanı delirtebilir çünkü toplum çürük tahtadan bacaklar üzerine oturtulmuş, temeli yıkıp baştan yapmazsak, akıl hastaneleri tıka basa dolu olacak, ve sevgili valimizin akıl hastanelerine ayrılan bütçeye attığı makasları ben dolaylı olarak toplum tarafından delirtilenlerin toplum tarafından desteklenmeyi ve tedavi edilmeyi haketmedikleri şeklinde algılıyorum, özellikle de enflasyonu yüksek, vergisi bol bir çağda, bu para daha iyi yollar inşa etmekte ve evlerimizi yakmalarının önüne geçmek için hafifçe zencilerin önüne serpmekte kullanılıyor, benim dahiyane bir fikrim var: Neden akıl hastalarını kurşuna dizmiyoruz? Paradan ne kadar tasarruf edeceğimizi bir düşünün? Bir delinin bile yemek yemeye ve barınmaya ihtiyacı var, üstelik iğrençtir orospu çocukları - bağırıp çağırırlar, boklarını duvara sürerler, bize kararları verecek bir doktorlar kurulu ve doktorları boş zamanlarda meşgul edecek taş gibi iki hemşire gerek (kadın ya da erkek) (!) "

"...LSD değildir kötü ruh halinizin nedeni - annenizdir, başbakanınızdır, komşunun küçük kızıdır, elleri kirli dondurmacıdır, zorla gördüğünüz cebir ya da İspanyolca dersidir, 1926 yılında kokladığınız iğrenç heladır, size uzun burunların çirkin olduğu öğretilmişken gördüğünüz çok uzun burunlu bir adamdır; müshildir, Abraham Lincoln Tugayı'dır, Franklin D. Roosvelt'in yüzüdür, bir fabrikada on yıl çalıştıktan sonra beş dakika geç kaldığın için kovulmaktır, sana altıncı sınıfta tarih  öğreten o yaşlı bok çuvalıdır, köpeğinin arabanın altında kalması ve kimsenin sana yolu doğru dürüst tarif edememesidir, otuz sayfa uzunluğunda ve üç kilometre yüksekliğinde bir listedir bu..."

Charles Bukowski
*Delilik


Hiç yorum yok: